Bir başka kişiden alınan kanın veya sporcunun kendi kanının sportif performansı arttırmak amacıyla verilmesi kan dopingi olarak adlandırılır. Sporcunun kanını alıp, uygun koşullarda 5-6 hafta kadar beklettikten sonra, yeniden aynı sporcuya verilmesi şeklinde yapılan bir uygulamadır. Alının kan bir litre civarındadır.
Kan Dopingi Kullanım Yerleri
Kan dopingi anaerobik enerji kazanımına dayalı sporlarda yarar sağlamazken, kayak, kürek, kros v.b gibi dayanıklılık sporlarında performansı arttırmak amacıyla kullanılmaktadır.
Kan Dopingi Amacı
Kan dopinginin amacı, kan alındıktan sonra yeni eritrositlerin oluşması, hemoglobin miktarının artması ve eski kanın tekrar verilmesi ile kan hücrelerinde meydana gelen artışla birlikte performansın arttırılmasıdır. Kısacası hedef, kaslara taşınan O2 miktarını arttırmak ve total aerobik gücü yükseltmektir.
Kan Dopingi Nasıl Yapılır ?
Kan dopinginde başka bir kişiden alınan kanın verilmesi uygun görülmez. Kan dopinginde daha çok kişinin kendi kanı kullanılır. Kan dopingi için müsabakadan 4-8 hafta önce iki ünite veya 800-1200cc’ye kadar kan alınır. Eritrositler plazmadan ayrıştırıldıktan sonra gliserolle dondurularak saklanılır. Bu süreç içerisinde sporcunun yeni kırmızı kan hücreleri oluşur ve daha sonra kana intravenöz yol ile serum fizyolojik içerisinde önceden alınan eritrositlerde verilir. Bu işlem müsabakadan 1-7 gün önce yapılır.
Kan Dopingi Performansı Artırır mı?
Kan dopinginin performansı artırıp artırmadığı konusu hala kesinlik kazanmış değildir. Popüler bir metod olarak bilinmesinin nedeni ise 1972-1976 olimpiyatlarında 5.000 – 10.000 metre yarışlarında birinci olan Finli atlet Lasse Viren’in kan dopingi ile altın madalya kazandığının açıklanmasıdır.
Eritropoietin Dopingi
Eritropoietin böbreklerde üretilen ve kan O2 yoğunluğuyla birlikte hemoglobin düzeyinin azalışına bağlı olarak salınan bir hormondur. Kırmızı kemik iliğini uyararak kan yapımını artırır. Normal şartlarda insanlarda eritrositlerin saniyede 2-3 milyon kadar yapımı ve yıkımı söz konusudur. Sentetik olarak yapılabilen eritropoietinden doğal eritropoietin gibi aynı etkiyi göstererek, kemik iliğini uyarmaktadır. bu yüzden kan dopingine alternatif bir metod olarak eritropoietin kullanımı sporda yaygın hale gelmiştir. Henüz performansa olan olumlu etkileri belirlenememiştir.
Gerek kan dopingi ve gerekse eritropoietin yoluyla kanın O2 taşıma kapasitesi ne kadar artırılırsa artırılsın, asıl önemli olan kasın metabolik kapasitesidir. O2’ni kullanan kas hücreleri, mitakondria ve enzimlerin kapasiteleri antrenmanla arttırılmadıkça, kas hücrelerine bu yöntemlerle sağlanacak olan fazla O2’nin bir yararı olmayacaktır. Eğer kasların antrenmanlarla O2 kullanım yetenekleri geliştirilmiş ise kan dopingi ve eritropoietin yöntemlerinin yararlı olabileceği varsayılabilinir.
Konu hakkında soru ve görüşleriniz var ise aşağıdaki yorum bölümünden bizlere iletebilirsiniz.
[quotes quotes_style=”bquotes”]Yararlanılan Kaynak : Prof. Dr. Mehmet GÜNAY, Prof. Dr. Kemal TAMER, Prof. Dr. İbrahim CİCİOĞLU, Spor Fizyolojisi ve Performans Ölçümü, Gazi Kitabevi, Ocak 2013[/quotes]